9 Mart 2015 Pazartesi

ASLA BİR İSKOÇYALI SEVME - Maya Banks

 

ARKA KAPAK:

Caelen Mc Cabe'in saf kalbi öyle büyük bir ihanete uğramıştı ki klanı geri dönüşü olmayan bir yola sürüklenmişti. Artık aileye olan sadakatini her şeyden üstün tutuyordu. Ağabeyinin son anda evlenmekten vazgeçtiği geliniyle hayatını birleştirme sorumluluğu ona verilmişti. İki klan arasındaki ilişkilerin düzelmesi buna bağlıydı. Güzel Rionna McDonald ideal bir eş olsa da Caelen hiçbir kadına güvenmiyordu, özellikle de adeta eziyet edercesine onu baştan çıkaran bu kadına.

Babasının güç oyununda bir günah keçisi olan Rionna görevini yerine getirecektir, ancak bunu yaparken kalbini ve onurunu korumaya yemin etmiştir. Her şeye rağmen Caelen'in şehvetli dokunuşları gardını indirmesine sebep olur, fakat klanı kadar duygularını da şiddetle koruyan kocasına duyduğu hisleri bastırmaya devam eder. Ne zamanki McCabe efsanesi için savaş kapıya dayanır, Rionna'nın gerçek savaşçı duyguları da gün yüzüne çıkar. Babasının gazabına uğramaktan korkmayarak, düşmanlarının hiddetini hiçe sayarak Rionna, Caelen'i kurtarmak pahasına hayatını riske atacaktır.
(Tanıtım Bülteninden)



Sayfa Sayısı: 336

Baskı Yılı: 2014


Dili: Türkçe
Yayınevi: Koridor Yayıncılık 


Merhaba;
Daha önce serinin ilk kitabının yorumunu yazmıştım (İskoçyalı'nın Kollarında) Şimdi de 3. ve son kitabını yorumu var sırada. İkinci kitaba ne oldu derseniz; okudum ama yorum yapacak kadar sevmedim. Keeley'nin Alaric'e "savaşçı" diyip durması battı bana.

Her neyse gelelim sevgili Rionna'ma. Talihsiz Rionna'm tam Alaric'le evlenecekti Alaric Keeley'e aşık oldu. Rionna ortada kaldı. Ronna da evlenmeye hiç hevesli değildi. İki klan arası barışı sağlamak için Caelen kendini kurban etti ve Rionna ile evlenmeye gönüllü oldu. ( ne kurban ya, aslında dünden razı) Caelen Rionna ile evlenip Rionna'nın klanının reisi oldu. Başta klandakiler tarafından istenmedi. Ama zamanla Caelen klana kendini sevdirdi. Sertliğine ve soğukluğuna ve hatta Rionna'nın erkek gibi giyinip savaşmasına karşı çıkışlarına rağmen Rionna kocasını hep sevdi. Aralarında hep bir tutku vardı. Yazar bu tutkuyu bilzere çok güzel yansıtmış.

Duygusal sahneler vardı. Söylemeden geçemem. O bölümleri okurken bayıldım. Ayrıca Caelen karısını İskoç erkeklerinin genelinde olduğu gibi ilk günden beri odasından ayırmadı. İngilizlerdeki gibi herkes kendi odasında uyusun mevzusu yoktu yani.

Kendimi çok kaptırdım. Az sonra kitabın tamamını anlatmaya başlayacağım.
Ben seride en çok üçüncü kitabı sevdim ama adı hariç. Niye sevmeyelim İskoçları canım Allah Allah. Siz boşverin kitabın adını biz İskoçları sevelim sevdirelim :)))

Tekrar görüşmek üzere;
Okuyun okutturun :)
Hoşçakalın ;)


ALINTI:


“Savaşacaksın, lanet olası. Bu kadar kolay pes etmeyeceksin, Tanrı henüz seni yanına almayacak çünkü seninle işim bitmedi. Uyanacaksın ve uzun zamandır beklediğim sözleri söyleyeceksin. Savaş meydanında ikimizde yerde ölümle burun burunayken söylediklerin sayılmaz. Bana söyleyeceksin ve içten söyleyeceksin yoksa seni asla huzur bulamayacağın kutsanmamış toprağa gömeceğim ve sonsuza dek benimle bu kalede yaşamak zorunda kalacaksın.” 

Büyük bir sürprizle Caelen gözlerini açtı ve hafifçe tebessüm etti. Rionna o güzel yeşil gözlerde sevgi pırıltıları gördü. 

“Seni seviyorum.” 

***

Rionna kocasına bakmak için dirseğinin üstüne kalktı. Dilinin ucundaolan şeyi söylemek birden çok önemli geldi.
"Ben Elsepeth değilim, Caelen. Bunu bilmen gerek. Ben asla ihanet etmem."
Öpmek için kendine çekmeden önce ona uzandı baktı. "Evet bunu biliyorum Rionna."


***

"Bebeği var" dedi Caelen alçak bir sesle. "Bundan haberin var mı bilmiyorum. Bebek taşırken benim için dövüşüyordu. Hiç durmadan buraya kadar ata bindi. Aman Tanrım Ewan bunu düşündükçe ağlamak istiyorum."





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder