20 Mart 2015 Cuma

Yazgı - Julie Garwood

Yazgı 

ARKA KAPAK:

Leydi Madelyne acımasız ağabeyi Baron Louddon’ın zalimce planlarının cezasını çekmektedir. Kurt olarak bilinen Baron Duncan intikam ateşiyle Louddon’ın arazisine adamlarını saldığında genç kızı esiri olarak kaçırır… Fakat bu mağrur güzeli tanıdıkça onu hayatı pahasına koruyacağına dair and içer. Zamanla her ikisi de birbirlerine karşı koyamazlar ancak Madelyne lordu gibi cesur ve bir kurt kadar güçlü bir şekilde onuru için mücadelesini sürdürmeye devam eder.
“Tek kelimeyle büyüleyici.”
Romantic Times

 Sayfa Sayısı: 424

Baskı Yılı: 2014


Dili: Türkçe
Yayınevi: Epsilon Yayınları

YORUM:

Merhaba; Roman aslında klasıik Julie romanı. Olay ortaçağda geçiyor. Madeleyne abisinin (aslında üvey) tuzağa düşürdüğü düşmanı Duncan'ı kurtarır. Duncan ise Louddon dan intikam almak için Madeleyn'i kaçırır. Çünkü Louddon Duncan'ın kızkardeşini kirletmiştir. Gerisini tahmin etmeniz zor değil. Ne olursa olsun okumaktan çok zevk aldığımı belirtmek isterim. .Okumanızı tavsiye ederim. Dili çok akıcı ve aşkı iliklerinizde hissediyorsunuz. Bir daha ki kitabımıza kadar kendinize iyi bakın. Hoşçakalın ;)

ALINTI:

"Siyah bir pelerin onu başından ayaklarına dek örtüyordu, bu yüzden önüne geçip durana kadar baron onu fark etmedi. Aniden esen bir rüzgâr kapüşonunu açınca kestane rengi gür saçları omuzlarının üzerine düştü. Madelyne yüzüne gelen bir tutam saçı geriye itip başını esiri görecek şekilde kaldırdı.
Duncan bir an için zihninin ona oyun oynamakta olduğunu düşündü. Bu yüzden durumu yadsır gibi başını iki yana salladı. Sonra kızın sesini duydu ve gördüklerinin hayal olmadığını anladı.
“Bir iki saniye içinde sizi çözeceğim. Dua edin de ses çıkarmadan buradan uzaklaşalım.”
***

"Adamın hissizleşen bacaklarını en kısa sürede nasıl canlandıracağını düşünürken derin bir iç çekti. Askerin meraklı bakışlarından kurtulmak için başını eğdi.
Diğer battaniyeyi aldı ve tam adamın ayaklarına saracakken fikrini değiştirdi. Hiçbir açıklama yapmadan battaniyeyi adamın dizlerine sarıp pelerinini çıkardı ve krem rengi mintanını yavaşça dizlerine çekti. Kemeri ile hançerine kılıf olarak kullandığı örgü deriden ipi çözdü ve askerin yanına bıraktı.
Adam onun bu garip davranışlarının nedenini merak ediyor, bir açıklama bekliyordu. Yine de Madelyne tek kelime söylemeksizin derin bir nefes aldı ve onun ayaklarını kavrayıp çabucak, fazla düşünmeden çamaşırının içine sokup karnının sıcaklığında rahatlatmak istedi.
Adamın buz tutmuş teni ılık bedenine değince ürpererek inledi, sonra giysisini düzeltti ve kollarını kavuşturarak adamın ayaklarını sardı. Çok geçmeden omuzları titremeye başladı, asker sanki vücudundaki tüm ısıyı çekip alıyor, kendi bedenine katıyordu.
Bu Duncan’ın hayatı boyunca tanık olduğu en cömert davranıştı."
***

 "Genç kız başını eğdi ve gözlerini kapatarak baronun göğsüne doğru kaydı.
Duncan yeniden kendisine bakması için kızın çenesini tutup başını kaldırdı. "Louddon'a ait değilsin Madelyne. Şuandan itibaren bana aitsin. Anlıyor musun?"
Genç kız başını salladı.
Duncan onu ne kadar korkuttuğunu fark edince kızın çenesini bıraktı. Madelyne'i biraz daha seyretti, sonra yavaşça şefkatle pelerini onun yüzüne doğru çekti.
Ona yaslanmakta olan Madelyne artık üşümüyordu. "Ben... hiçbir erkeğe ait olmak istemiyorum," diye fısıldadı. Bu sözleri duyan Duncan'ın yüzünde hafif bir tebessüm belirip kayboldu. Leydi Madelyne'in istekleri onu hiç ilgilendirmiyordu. Evet, genç kız artık ona aitti, istese de istemese de.
Leydi Madelyne yazgısını bizzat belirlemişti.
Onun ayaklarını ısıtmıştı."

***
" Duncan onu kendisine çekip kolları arasına alacaktı ki,"Senden yararlandığım için,"diyen sesini duydu kızın.
Baron kulaklarına inanamıyordu,bu hayatında duyduğu en garip özür nedeniydi.
İstemsizce yüzüne bir gülümseme yayıldı.
Tanrım içinden kahkaha atmak geliyor ama yanlış anlaşılmak istemiyordu. Gerçekten samimi olan Madelyne'in duygularını incitmeyi göze alamıyordu. Bunu neden yaptığını bilmiyordu ama yapıyordu işte.
Derin bir nefes alarak bu özre karşılık verdi. Bunu duyan genç kız onun kendisinden nefret ettiği sonucuna vardı ve "Söz veriyorum,Duncan bir daha olmayacak,"dedi.
Duncan onun belini kavradı ve genç kızı kendine çekerek,
"Bende söz veriyorum,olacak Madelyne," dedi.
Ve onun bu sözleri yemin eder gibi dile getirdiğini düşündü genç kız."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder